Ana SayfaPsikolojiÇocuk PsikolojisiBebekle konuşmak ve iletişimde olmak

Bebekle konuşmak ve iletişimde olmak

-

Yeni Dünya…  Annem, kızım Eylül’ü severken böyle seviyor, ”yeni dünya” diyerek. Bense nefesim diyorum ona. Çünkü onsuz nefes olmak imkânsız artık benim için. Babasının ise içi akıyor ona. Bakışlarından anlayabiliyorsunuz bunu. Öyle bir “kızım, güzelim” deyişi var ki…

Duygusallığı bir kenara bırakırsak yeni doğan ve büyüyen bir bebek için en güzel tanımlama “yeni dünya” sanırım. Her sabah uyandığınızda evinize güneş değil de bebeğiniz doğuyor sanki. Her gün onu yeni bir şey öğrenmiş olarak buluyorsunuz. Her yeni günde yeni bir şey yaparak şaşırtıyor bizi. İçi sürprizlerle dolu mucizevî, sihirli “yeni bir dünya”.

Büyüyor, büyüdükçe hem kendine hem de bize yeni bir dünya yaratıyor. Henüz dört aylık, küçük gibi düşünülse de şimdiden bir birey. Kendi seçimleri var. Sevdiği oyuncakları, sevdiği ya da sevmediği yatma, oturma, kucağa alınma pozisyonları var. İşin ilginç tarafı şaşılacak şekilde çoğunlukla ağlamadan bütün bunları bize ifade edebiliyor. Her isteği ya da isteksizliği için çıkardığı ayrı tonlarda ayrı sesleri var. Tabi ki bunları anlayabilmek için anne babanın çok iyi birer gözlemci olması gerekiyor. Bebeğinizin her hareketinde, her durumda çıkardığı sesleri takip ederseniz göreceksiniz ki durumlar ve sesler eşleşiyor. Herhangi bir durumda çıkardıkları sesler farklı ve her o durum gerçekleştiğinde aynı tonda aynı sesi çıkarıyorlar. Fakat şunu da belirtmeliyim ki anne babanın ve bebeğe bakım veren diğer kişilerin bebekle sürekli olarak konuşması ve iletişim içinde olması çok önemli. Bu sayede bebeğin kendini ifade etme isteği ve yetisi gelişiyor. Bebekle konuşmak, bebeğin ses çıkarmaya,kendini ifade etmeye olan isteğini arttırıyor.

Daha çok ses çıkarmasını sağlamak, en ilkel biçimde bile olsa kendini ifade etme isteğini attırmak için ona anlaşıldığını ya da anlamak istediğinizi göstermeniz, hissettirmeniz de bir diğer önemli faktör. Çocuk çıkardığı seslere kıymet verildiğini, anlaşılmaya çalışıldığını hissettikçe motive olur ve daha fazla ses çıkarmaya çalışır. Anne baba olarak bebeklerimizin çıkardığı sesleri anlamlandırmak ya da ne anlama geldiğini çözmek ise bizim işimiz. İnanın bu kulağa geldiği kadar zor değil, dediğim gibi iyi birer gözlemci olmak yeterli.

Sağlıklı gelişen bir bebeğin ufacıkken bile kendi minik dünyasında size anlatmak istediği birçok şey vardır, emin olun. Bebeğiniz asla sebepsiz yere ağlamaz, mutlaka istediği ya da istemediği bir şey vardır. Her daim onu anlamaya çalışın. Yaşı büyüdükçe kendisini anlatmak için fırsatlar tanıyın ve bu fırsatları sürekli olarak arttırın.

Ben bir gelişim psikoloğu olarak bu süreçle nasıl başa çıkıyorum?

Bazen sadece anne olarak bazen de psikolog yanımı anneliğimle birleştirerek. Asla hiçbir şeyi mükemmel yapma çabasına girmiyorum. Çünkü biliyorum ki hayat kitaplarda yazanlardan ibaret değil. En başta her bebek farklı bir anne babadan geliyor dolayısıyla her bebeğin farklı bir bireyselliği, profili var. Ben de kendi bebeğimi bunu göze alarak değerlendiriyorum. Bebeğinizle ilgili her şeyi mükemmel yapma isteği ve çabası hem sizi hem eşinizi hem de bebeğinizi yorabilir.

Sevgi dolu, anlayışlı ama çocuğuna karşı sınırları da olan iyi birer gözlemci anne baba olmak yeterli. Bebek için en önemli şeylerden biri de birbirine saygı duyan, empati becerisi yüksek aile bireyleri ile birlikte huzurlu bir ortamda büyümektir. Ayrıca aklınızdan hiçbir zaman şu gerçeği çıkarmayın, her bebeğin dönemsel olarak uyku sorunu yaşadığı, her zamankine göre daha huzursuz olduğu zamanlar mutlaka olacaktır. Panik yapmayın, bunun dönemsel olduğunu ve doğru tepkileri sergilerseniz geçeceğini aklınızdan çıkarmayın.

Her yeni gün “yeni dünyanızla” beraber evinize güneş ve huzur doğması dileğiyle…