Özellikle karaciğeri hedef alan Hepatit B’ye hepatit B virüsü (HBV) sebep olur. Bazı insanlarda HBV vücutta kalarak kronik, uzun süreli karaciğer sorunlarına neden olur. Ülkemizde, 1998 yılından itibaren her yeni doğan bebeğe hepatit B aşısı yapılmaktadır. Ancak çocukluk döneminde yapılan bu aşılar o dönemde çocuğu korurken erişkin dönemde aşının tekrarlanması gerekir.
Hepatit B bulaşma yolları nelerdir?
Hepatit B bulaşma yolları;
- Kan nakli,
- Korunmasız (Prezervatifsiz) cinsel ilişki,
- Aynı enjektörü kullanma,
- Anneden bebeğe doğum sırasında
- Tırnak makası, tıraş bıçağı, diş fırçası gibi kişisel eşyaların ortak kullanımı ile bulaşabilir.
Hepatit B virüsü insan vücudu dışında bir hafta kadar canlı kalabilir. Bu sebeple de Hepatit C’den ve HIV’den çok daha bulaşıcıdır.
Kan ve cinsel yolla bulaştığından bazı durumlarda bireylerin daha da dikkatli olması gerekir. Hepatit B riski yüksek bireyler; diyaliz hastaları, kan hastalıkları nedeniyle sıkça kan ürünleri kullanmak zorunda olanlar, doğru steril şartların sağlanmadığı cerrahi, dövme ve kulak deldirme merkezlerinde işlem yaptıran kişiler, çok sayıda cinsel partneri olanlar veya korunmasız cinsel ilişkiye girenlerdir. Ayrıca Hepatit B olan annenin doğan çocukları da risk grubundadır.
Hepatit B virüsü hangi yollarla bulaşmaz?
HBV ortak gıda veya su tüketilmesi yani aynı kaptan yemek ve bardaktan içmek, emzirme, sarılma, öpüşme, tokalaşma, öksürme, aynı tuvaleti kullanma veya havuza girme, birlikte aynı oyuncağı kullanarak oyun oynamak gibi yollar ile bulaşmaz.
Akut ve kronik Hepatit B nedir?
Hepatit B enfeksiyonları akut veya kronik olarak adlandırılır:
- Akut HBV enfeksiyonunda hasta virüse maruz kaldığında 6 ay içinde iyileşir. Kısa vadeli bir hastalıktır.
- 6 ay sonra hâlâ HBV olan bir kişinin kronik hepatit B enfeksiyonu olduğu söylenebilir. Bu uzun süreli bir hastalıktır, virüs vücutta kalır ve ömür boyu hastalığa neden olur.
Hepatit B olan bebek kronik hastalık geliştirebilir
Hastalığa erken yaşta yakalananlarda kronik hepatit B riski o kadar yüksek olur. HBV’li bebeklerin yaklaşık % 90’ı kronik bir enfeksiyon geliştirir. 5 yaşından büyük birisine virüs bulaştığında, bu risk % 6 ila % 10’a kadar düşer. Bu sebeple de yenidoğan bebekler Hepatit B’ye karşı aşılanır.
Hepatit B virüsü karaciğeri hedef alıyor
Hepatit B virüsü alan bireyin bağışıklık sistemi güçlü ise hastalık görülmeyebilir. Fakat vücut direnç gösteremediğinde virüs karaciğer hücrelerinin içine yerleşir. Bu da siroz ya da kanser gibi hastalıklara yol açabilir.
Hepatit B belirtileri nelerdir?
Karaciğerde hasara sebep olarak hastalık oluşturan Hepatit B bu esnada hiçbir belirti vermeyebilir. Hepatit B’ye maruz kalmış biri, 1 ila 6 ay içinde belirtiler göstermeye başlayabilir. Belirtiler haftalar veya aylarca da sürebilir.
Hepatit B hiçbir belirtiye sebep olmasa da virüsü taşıyan kişi hastalığı başkalarına bulaştırabilir.
Hepatit B belirti verdiğinde ise şu belirtiler gözlemlenmeye başlar;
- Aşırı halsizlik,
- İştahsızlık,
- Göz aklarında sararma,
- Kilo kaybı,
- Karında şişkinlik (karın içinde su birikmesine bağlı)
- Bacaklarda ödem,
- Kanamanın zor durması
- Kanlı kusma
Hepatit B virüsü nasıl teşhis edilir?
Hepatit B yapılacak kan testi ile teşhis edilir. Kan testi ayrıca, birinin akut bir enfeksiyonu veya kronik bir enfeksiyonu olup olmadığını, bağışıklığının olup olmadığını gösterir.
Tedavide amaç virüsün yayılmasını önlemek
Hepatit B tedavisinde ilaçlar virüsün çoğalmasının ve bu yolla karaciğere zarar verici etkisini en aza indirmeye yöneliktir. Ancak virüsün yapısı itibarıyla karaciğer hücrelerinin çekirdek bölgesine yerleşen virüslerin vücuttan tamamen atılması çok düşük bir ihtimaldir. Kronik Hepatit B hastaları hekimlerce düzenli olarak takip edilmelidir. Alkolden ve bilinçsiz ilaç kullanımından kaçınmalıdır. Ayrıca karaciğere zarar vereceğinden bitkisel veya çeşitli destek ürünlerinden uzak durulması önerilir.
Hepatit B’den korunma yolları nelerdir?
Hepatit B’den korunmanın en etkili yolu aşıdır. Çocukluk çağında aşı ücretsiz olarak yapılmaktadır. Risk grubunda yer alan bireylere de ücretsiz aşı yapılabilmektedir. Bunun haricinde hastalığın bulaşma yollarına karşı tedbir almak önemlidir. Korunması (prezervatif) cinsel temastan kaçınmak, kulak deldirme, dövme yaptırma, cerrahi işlem vb. durumlarda steril ortamın sağlanması, ortak iğne vb. kullanılmaması, traş bıçağı, tırnak makası gibi eşyaların başkaları ile ortak kullanılmaması önemlidir.