Ana SayfaYaşamRöportajSüper Penguen Z kuşağı çocukları için hazırlandı!

Süper Penguen Z kuşağı çocukları için hazırlandı!

-

Penguen Dergisi, sadece 7-12 yaş çocuklara özel eğitici, öğretici, eğlenceli, akıllı ve neşeli içerikleriyle onlara yepyeni bir arkadaş “Süper Penguen”’i yarattı. Aylık olarak piyasaya çıkan Süper Penguen’in ilk sayısı, 48 sayfalık renkli kuşe baskısı ile Kasım 2014 tarihinde yayınlandı. Dergideki akıcı ve görsel ağırlıklı ilerleyen yazılar çocuklarda daha uzun süre okuma, inceleme, dergiyle zaman geçirme arzusu yaratabilir.

Aslında çocukların kendilerine has bir mizah anlayışları var ve zaten gündelik hayatlarında mizaha sıkça yer veriyorlar. Biz ebeveynlere düşen görev çocukların bu yönlerini köreltmemeye özen göstermek.

Mizah yönleri körelmemiş, içlerindeki çocuğu hala yaşattıklarını söyleyen, derginin yaratıcıları, sevgili Erdil Yaşaroğlu ve Selçuk Erdem’e sizler adına sorular yönelttiğim röportajı, keyifle okumanızı diliyorum.

Çocuklara özel bir mizah dergisi fikri nasıl oluştu? Süper Penguen ile çocukların hayata bakışında nasıl bir fark yaratmak istiyorsunuz?

Selçuk Erdem: Piyasada belli yaş grubundaki çocuklara hitap eden pek çok dergi mevcut ancak direkt olarak mizahı onların hayatına sokmayı hedefleyen bir yayın yok. Süper Penguen fikrinin ilk çıkış noktası bu oldu. İkinci en büyük etken de bugüne dek ürettiğimiz içerikleri çeşitli yayınlardan takip eden okurlarımızdan anne baba olanların, çocuklarına yönelik bir mizah dergisi olmayışından yakınmaları.

Erdil Yaşaroğlu: Karikatür okuryazarlığının küçük yaşta başlamasını önemsiyoruz. Bu konuyu önemseyen ve talep eden çok sayıda okurumuz da vardı. Ancak bu talebi karşılayacak bir mecra yoktu ve biz de Süper Penguen ile bu eksiği gidermek üzere yola çıktık.
Z kuşağı için görselliğin her anlamda daha önemli ve hayatlarında bizimkilerde olduğun-dan çok daha fazla yer kapladığını gözlemliyoruz. Biz de Süper Penguen projesinde bu görsel dilden güç alıyoruz.

Dergiyi hazırlarken 7-12 yaş grubunu çocukların nelere güldükleri konusunda özel bir araştırmanız oldu mu?

Selçuk Erdem: Dergimizin hedefi 7-12 yaş grubundaki çocuklar. Ben de bir babayım zaten ve çocuk gözlemlemek konusunda hiç sıkıntı duymuyorum. Çocukların her konuya ilgisi var, önemli olan dünyayı onlara en doğru biçimde aktarabilmek. Bu sebeple çocuk dergileri konusunda uzman iki isim, Selin Feldman ve Pınar Denizer editör olarak bizimle birlikte. Ayrıca Uzman Klinik Psikolog Deniz Bolsoy Erdem ve Prof. Dr. Adnan Ökten’e danışarak hazırladık dergimizi.

Erdil Yaşaroğlu: Süper Penguen’in komik ve haylaz olmasının yanı sıra akıllı ve duyarlı olmasını da istedik. Uzmanlarımızın da bu bütünlüğü sağladığını düşünüyorum.

Günümüzde çocuklara pek de “saçmalama özgürlüğü” tanınmadığını düşünüyorsunuz. Sizce, özgürce “saçmalamak” çocuklara neler kazandırır? Size neler kazandırdı?

Erdil Yaşaroğlu:Ben kariyerimi karikatürün ve mizahın verdiği “saçmalama” özgürlüğümün üstüne inşa ettim. Sanıyorum bu çocuklara neler kazandırabileceği ile ilgili iyi bir referans olacaktır. Burada vurgulamak istediğim kendi başarım değil, bir profesyonel kariyerin özgürlük üs-tüne
kurgulanabileceği gerçeği aslında. Çocukların özgürce saçmalayarak öğrenebileceklerini hiç unutmamak gerek. Şimdiki çocuklar dilerim teknolojinin mesaj karmaşasında kendilerini kaybedip hayatın içindeki mizahı kaçırmazlar. Süper Penguen projesi ile çocukların hayatına mizah katmayı ve bunu sürekli kılmayı planladık. Tüm anne babaların, çocuklarının saçmalamaları için onlara alan ve durumlar yaratmaları gerektiğini düşünüyorum. Profesyonellerden oluşan bir ekiple ortaya konan dergimiz de bizim onlar için hazırlayıp sunduğumuz güvenli bir alan.

Süper Penguen’in mizah yanının haricinde bir de eğitici yanı var. Biraz bundan söz eder misiniz? 

Selçuk Erdem: Benim uzaylı kız çocuğu Loo karakterim ile uzak bir gezegenin taş dev-rinden başlayarak tarihteki ilerlemelerini yaşıyoruz, biraz bizim dünyamızın tarihine ben-ziyor. Feyzi Özşahin’den Robotika macerasındaki sevimli robotlarıyla heyecanlı hikâyeler okuyoruz. Selin’in Arıza Pelin’inden eğlenceli korku hikâyeleri dinliyoruz. Pınar’ın yazdığı Kerem ile ergen bir çocuğun maceralarını okuyoruz. Erdil, Erdil’in Çizgi Dünyası ile çocuklara çizmeyi öğretiyor. Ben de çizim sanatının gizli sırlarını veriyorum okuyuculara. Ayrıca Bemaddy’de çocuklar için özel bir ajanda hazırladı. Gezip, izleyip, okuyabilecekleri şeyler üzerine. Gördüğünüz gibi Süper Penguen’deki her şey hem mizahla hem de bilgiyle bağlantılı.

Erdil Yaşaroğlu: Biz çocukken ders kitaplarının altında “eğlenelim öğrenelim” diye bir satırlık yazılar vardı. Şimdi bu kavram o bir satırdan taştı ve eğitim sistemine dönüştü. Öğrenmek sıkıcı değil aksine öğreten bunu başarırsa çok da eğlenceli bir sürece dönüşebilir. Biz de eğlenceli öğretmenlerden olmak için çalışıyoruz.

Mizah konusunda ülkemizde çok malzeme olduğunu düşünüyor musunuz?

Selçuk Erdem: Evet ama insanın var olduğu her yerde yeterince malzeme vardır zaten. Bence Türkiye’nin öyle abartılacak bir ayrıcalığı yok.

Erdil Yaşaroğlu: Çok malzeme var. Dert olan yerden malzeme çıkıyor. Çok da derdimiz var. Bize ”Mizahçı için bu ülke de cennet” derler ama bir yandan da bu dertlerin hep aynı dertler olması aslında bir kısır döngü yaratıyor bizim için.

Son olarak ebeveynlere söylemek istediğiniz bir mesajınız var mı?

Selçuk Erdem: Ben çocukken, çizgi roman ve mizah dergileri okuyarak çok güzel zamanlar geçirdim. Bana çok şey kattı. Mizahın, çocuklarımızın da hayatlarının bir parçası haline gelmesi gerektiğini düşünüyorum.

Erdil Yaşaroğlu: Çocuklarınızı mizahla tanıştırın çünkü onların da gülmeye ihtiyacı var.